
Can Emre
KURT KAPANI KURULDU
Kurt Kapanı…
Bugün yaşadığımız, özellikle Orta Doğu merkezli küresel savaş; yalnızca bölgemizi değil, kimliğimizi ve geleceğimizi hedef almaktadır. Bu savaş, “Amerikan oyunlarının” dünyaya yansıyan en kanlı perdesidir.
Yaklaşık bir asırdır ülkemiz üzerinde oynanan politik, ekonomik ve kültürel oyunlar, son yıllarda daha da sertleşmiştir. Bu oyunun başrolünde, dünyanın jandarmalığına soyunmuş, sömürünün imparatoru Amerika vardır.
BOP
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra İngiltere’nin bölgedeki bayrağını devralan Amerika, “Büyük Orta Doğu Projesi” (BOP) adı altında bölgeyi yeniden dizayn etmeye girişti. Jeopolitik ve jeostratejik önemi nedeniyle, Orta Doğu’yu hem enerji kaynakları hem de küresel hâkimiyet açısından bir laboratuvar gibi kullanıyor. Bu süreçte geride kalan ise yıkılmış şehirler, parçalanmış uluslar, gözyaşı ve ölümler oldu.
New World Order…
Bugün yaşanan Orta Doğu merkezli savaş, aslında Amerika’nın “Yeni Dünya Düzeni” (New World Order…) planının devamıdır. Bu plan bu gün Proxy War ile gerçekleşir. Vekalet Savaşları ile.
Kurt Kapanı: Görünmeyen Zincirler
Dünya artık haritalarda değil, masa başlarında yeniden çiziliyor. Bugün Orta Doğu’da yaşanan savaşlar yalnızca toprak paylaşımı değil; insanın, kimliğin ve düşüncenin yeniden biçimlendirilme sürecidir.
Adına “Yeni Dünya Düzeni” deniyor ama bu düzenin arkasında, küresel bir kölelik sistemi yatıyor.
Bir zamanlar Osmanlı’ya Akdeniz’de dolaşmak için haraç ödeyen Amerika, şimdi aynı denizlerin üzerinde uçak gemileriyle dolaşıyor. Tarih, bu kez ironisini kanla yazıyor. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan Amerikan hegemonyası, Truman Doktrininden Marshall Yardımlarına ve NATO ile birçok politika üzerinden Türkiye’yi ve bölgeyi adım adım kendi yörüngesine çekti.
Darbeler, ekonomik bağımlılıklar, kültürel etki alanları derken; görünmez zincirler bir ulusun ruhuna işledi.
Bugün “Büyük Orta Doğu Projesi” adıyla yürütülen plan, aslında bir toplum mühendisliğidir. Sınırlar, iktidarlar ve hatta inançlar yeniden şekillendiriliyor. Petrol, sadece başlangıçtı; artık hedef, düşünce ve kimliktir. Gelecektir. Yeni yaşam düzenidir.
Kapitalizm, sosyalizm, liberalizm… Komünizm.
Hangi ideoloji öne çıkarsa çıksın, kazanan hep aynı merkezdir:
Sermaye.
Modern çağın yeni tanrısı artık “para ”dır. Ve insanlar, farkında olmadan bu tanrıya tapmaktadır…
Tanrısı para olan bir dünyada adete esiriz.
Otur, otur… Kalk, kalk… Yürü, yürüme… Koş, koşma…
Yeni kölelik zincirlerle değil, ekranlarla kurulur. Algı, borç ve teknoloji; özgürlüğün yeni maskesidir. İnsan kendi rızasıyla teslim olur, hatta teslim oluşuna “özgürlük” der.
Kurt kapanı yeniden kapandı.
Çünkü bu yüzyılda yenisi açıldı.
Ama bu kez dişleri çelikten değil, veriden, yapay zekadan, korkudan ve borçtan yapılmış.
Ve biz, hala aynı soruyla yüzleşiyoruz:
Gerçekten özgür müyüz?
Yoksa modern köleliğin farkında olmayan hizmetkârları mı?
Özgür müyüz?
Duyamadım…
Soru hala aynı:
Amerika gerçekten dost mu, yoksa iyi giyinmiş bir cellat mı?
Cevaplar, tarih kitaplarının satır aralarında gizli.
Kurt kapanı kapanmak üzere.
Ama hala bir umut var:
Bilinç, direnişin ilk adımıdır…
Bir millet, gerçeği fark ettiğinde, hiçbir tuzak onu sonsuza kadar tutsak edemez.
Kapan çok yakınımızda…
Yapılacak tek şey:
Ona ve onun fikirlerine sahip çıkarak, ona daha çok sarılmalıyız…
Şimdi kim diyeceksiniz?
ATATÜRK…
canemregündem.com
			



