CUMHURİYET DEMOKRASİ ve CHP

21
368
cumhuriyet-demokrasi-ve-chp

02 Kasım 2016

Can Emre /Canemregundem.com

Can Emre

CUMHURİYET DEMOKRASİ ve CHP

Bayramların çeşitli mazeretlerle kutlanmadığı hatta Atatürk Anıtlarına, Partilerin, Sendikaların ve Sivil Toplum Kuruluşlarının Çelenk dahi koyamadığı bir dönemde, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamaları için alternatif bir tören ile CHP, Sendikalar ve Sivil Toplum Kuruluşlarının çelenk koyması, Demokrasi adına önemli bir olaydır.

Bu Ülkenin kurucusu ve Cumhuriyetin Mimarı Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti ilan ederek ve laik sisteme geçerek, insanları kul olmaktan çıkartmış özgür birey olarak toplumda hak ettiği değeri almasını sağlamıştır.

Ancak Cumhuriyet, Demokrasi, İnsan Hakları ve Özgürlükler Darbe ve Muhtıralar ile zaman zaman kesintiye uğrasa da, ağır aksak yoluna devam etmiştir. Fakat bu günlerde Cumhuriyet ve Demokrasi ağır yaralıdır.

Hatta komadadır!

Ergenekon ve Balyoz davaları başta olmak üzere sebepsiz yere insanlar yıllarca hapislerde çürümüş, 17/25 Aralık’tan sonra pardon denilmiştir! Malumunuz Fetö’nün 15 Temmuz kalkışmasından sonra, İktidar bu yapıya savaş açmış olsa da bu süreçte aynı Ergenekon ve Balyoz davaları öncesi yaşananlar yaşanmaktadır.

Bu günlerde İktidar, Demokrasi sınavından zayıf not almıştır. Gazetecileri, Basın Emekçilerini susturma ve yıldırma politikaları tavan yapmış, eli kalem tutanları, kılıç tutuyor misali hapse atmıştır. Basın özgürlüğünün olmadığı, İnsan Haklarının bulunmadığı, Laiklikten hızla uzaklaşıldığı bir dönemde Cumhuriyetten, Demokrasiden, İnsan Haklarından bahsetmek abesle iştigaldir.

İşte bu tablo içinde yaşanan zorlu süreçlere rağmen Bandırma’da yapılan Cumhuriyet Kutlamalarında, Fener Alayı ve Cumhuriyet Yürüyüşlerinde daha sonrada Cumhuriyet Yemeğinde Cumhuriyet Halk Partisi ve Üyelerini görünce Türkiye’nin aydınlık yüzünü, Cumhuriyet ve Demokrasi sevdalılarını, laik ve çağdaş insanları gördüm.

Bandırma’da bir avuç insan değil, dolu dolu çağdaş, kendine güvenen, bilgili, vakur, ama alçak gönüllü, Cumhuriyet aşığı insanlar, laikliği benimsemiş, özgür ve bağımsız bireyler Cumhuriyeti ve Demokrasiyi savunma ve koruma adına, didinip durduğunu görünce yüreğime su serpildi.

Bir yanda baskı, korkutma ve sindirme politikaları ile yaşamı daha da zorlaştıranlar ile diğer tarafta Cumhuriyeti, Demokrasiyi, İnsan Haklarını, Laikliği, Özgürlüğü ve Tam Bağımsızlığı savunanlar.

Birileri çıkarları ve ikballeri için uğraşırken, Cumhuriyet Halk Partisi ve üyeleri de Ülke menfaatleri ve geleceği için varını yoğunu ortaya koymaktadır. Bir taraf ben! Derken… Diğer taraf biz ve Ülkem, diyerek, Cumhuriyeti ayakta tutmak için uğraşmaktadır.

Birileri ikballeri uğruna bu Ülkenin kurucusunu, kurucu felsefesini, Lozan’ı, Misak-ı Milli’yi tartışmaya açarken; diğer taraf, tam Bağımsızlık, Cumhuriyet, Demokrasi, İnsan Hakları, Kırmızı Çizgilerimiz, Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal Atatürk, Lozan, Misak-Milli diyerek, mücadelesine devam etmektedir. Birileri yaşadığı Cumhuriyeti beğenmeyip, kendi Cumhuriyetlerini kurmak isterken, diğer tarafta CHP ve partililer var olan Atatürk Cumhuriyetini korumak için mücadele etmektedir.

Arada ki fark, ince bir çizgi gibi dursa da,

Aslında kalın bir çizgi gibi onlardan ayrıyız.

Cumhuriyeti, Demokrasiyi, Laik yaşam biçimini ve Özgürlüğü benimsemiş çağdaş insanlar var oldukça her zaman Cumhuriyet yaşayacaktır. Cumhuriyet, Demokrasi ve CHP Ülkenin temel taşı ve harcıdır.

Temelleri sağlam toplum, sallansa da yıkılmaz, ayakta kalır. O nedenle Cumhuriyetimize sahip çıkalım..

Başka Cumhuriyet yok…

canemregündem.com

 

Comments are closed.